Anne ve Baba Tartışmasının Çocuk Üzerinde Etkisi
Anne ve babasının kavgasına şahit olan çocukta oluşacak olan etki için tartışmanın nasıl ve ne kadar sık yaşandığı önemli değişkenlerdir. Eğer aile içinde çok sık olmayan tartışmaların sonucunda aileler orta yolu bulabiliyor. Ve çözüm üretebiliyorlarsa bu çocuk için bir zarar teşkil etmez. Aksine çocuk için yararlıdır. Ailelerin çok sık olmayan fikir uyuşmazlığı sebebiyle yaşadığı sorunları çözdüklerinde çocuk iki insanın birbirini sevse bile sürekli aynı fikirde olmayacağını ama bu tarz sorunların çözülmeyecek sorunlar olmadığını anlar. Sorunlar çözüldüğünde ilişkinin güçlendiğini mesajını çocuk almış olur.
Anne ile Baba Tartışırken Çocukları İçin Nelere Dikkat Etmeleri Gerekir?
Eşler ufak bir konudan ya da daha önemli bir konudan dolayı tartışsın fark etmez, herhangi bir tartışmalarında birbirlerine hakaret etmemesi gerekir. Çocuğun da buna şahit olmaması önemlidir. Fiziksel şiddet kesinlikle en öfkeli zaman da bile gündeme gelmemesi gerekir, kapıların hızlı bir şekilde çarpıldığı bir gün ele gelen eşyaların birbirine atıldığı ya da sinirli barışmaların olduğu tartışmalar çocuğun güven duygusunu büyük oranda etkileyecektir. Fikir uzlaşma konusunda ortaya çıkan sorunlar da eşlerin birbirlerini sakin bir şekilde dinleyerek karşılıklı yapıcı çözümler ile birbirlerine yaklaşmaları gerekmektedir. Aksi bir durum söz konusu olduğunda çocuk anne babası tartışırken neden birbirlerinden bu kadar nefret ettiğini sorgulamaya başlar. Acaba birbirlerini sevmemeleri benim suçum mu diye düşünceye kapılabilir. Her türlü tartışmayı çocukların önlerinde yapmamaya özen göstermek gerekir. Ama her tartışmayı da çocuktan saklamamaya özen göstermek de gerekir.
Çocuktan saklama yönteminin doğru bir şekilde olması çok önemlidir. Oturma odasında sesli bir şekilde tartışan anne ve baba çocuğu odasına göndererek buradan çıkma diyerek sorunu halletmiş olamazlar. Çocuk odasından her türlü sesi duyacağı yarım yamalak sözler ile olayı çok farklı anlayabileceği ve tartışmanın sona ermesi için ben ne yapabilirim diye düşünerek orada da kendisine zarar verebilir.
Bir çocuğun güvenini ve sevgisini kazanabilmek için daima sözleriniz ile davranışlarınızın tutarlı olması gerekmektedir. Bu tutumu tartışma sırasında ya da tartışmanın sonrasında da dikkat ederseniz çok güzel olur. Bir tartışma esnasında eşiniz ile çok ciddi bir şekilde ayrılık konuşması yapmış olabilirsiniz. Ve o sinir ile evi terk etme durumu yaşanmış olabilir. Bu ayrılık sürecine çocuğu hazırlamadan ve habersiz şekilde evden ayrılmak çocuğun bir daha kazanılamayacak şekilde anne ya da babasına olan güvenini yok edebilir. Çocuklarınızın tartışmadan olumlu bir deneyimle ayrılması için tartışmayı sağlıklı bir şekilde çözüme ulaştırmaya çalışın. Sadece çocuğum mutlu olsun diyerek yapay bir barışma yöntemine gitmeyin. Sorunların üzerini kapatmaya çalışmak yerine açık bir şekilde doğru bir iletişim ile barışma gerçekleştirin.
Kavganın Hakim Olduğu ve Mutsuz Olan Bir Evde Çocuk Kendini Nasıl Hisseder?
Evdeki atmosfer çocuğun dünyasını şekillendiren en önemli faktördür. Bundan dolayı aile arasında devamlı bir gerilim ve tartışma olması, çocuğun duygusal dünyasını derinden etkileyecektir. Mutsuz ve kavga dolu bir evde büyüyen çocukların hissettiği duygular çok çeşitliliğe sahiptir. Bunlar şu şekilde sıralanabilir.
Korku: Çocuk anne ve babasının kavgasının sonucu ya da ne zaman patlak vereceğini bilemez. Bu belirsizlik, onda devamlı bir korku duygusunun oluşmasına neden olabilir.
Endişe: Devamlı kavga halinde olan anne ve baba çocuğun temel güven duygusunu sarsar. Bu, çocuğun devamlı bir endişe içinde olmasına neden olabilir.
Üzüntü: Huzursuz bir aile ortamında yaşamak, çocuğun mutsuz olmasına neden olabilir. Anne ve babanın devamlı gergin olması, çocuğun da bu negatif enerjiyi almasına ve üzgün hissetmesine sebep olabilir.
Suçluluk: Bazen çocuklar ebeveynlerin kavgalarını kendi hatası olarak görebilir. Ve bu durumu üzerine alabilir. Bu, onlarda yoğun bir suçluluk duygusu neden olabilir. Ailede yaşanan her sorunun kendinden kaynaklandığını düşünebilir.
Yalnızlık: Çocuk anne ve babasının devamında kendi aralarında meşgul olmaları sebebiyle evde kendini yalnız hissedebilir. Bu yalnızlık duygusu, sosyal çevresinde de izole olmasına neden olabilir. Arkadaşları ile sağlıklı bir iletişim kuramayabilir.
Değersizlik: Ailelerin ilgisiz ve gergin tutumları, çocuğun kendini çok değersiz ve önemsiz hissetmesine sebebiyet verebilir. Kavga ve mutsuzluk dolu bir evde yetişen çocuklar, pek çok olumsuz duyguyu çok yoğun bir şekilde yaşarlar. Bu duyguların zamanla çocuğun genel duygusal sağlığı üzerinde derin etkilere neden olabilir. Aileler, çocuklarına sağlıklı ve huzurlu bir ortam sunmak için gerginlikleri en aza indirmeli ve sağlıklı iletişim yöntemleri geliştirmelidir. Bu konuda ekstra çaba sarf etmeleri gerekir.
Duyarsızlık: Devamlı kavganın yaşandığı ve gerilimin yüksek olduğu evde bazı çocuklar duyarsız davranabilir. Ve duyarsızlık duygusu oluşabilir. Bu çocuklar kendilerini korumak adına duygusal olarak dış dünyadan kopabilirler.
Öfke: Çocuk, evdeki huzursuzluktan dolayı öfke duygusunu yoğun bir şekilde yaşayabilir. Bu öfke, zamanla dışa vurabilir ve saldırgan davranışlara dönüşebilir. Çocuğun saldırgan davranışlarının altında genellikle ailede yaşanan kavga ortamı çok etkilidir. Temelinde de bu vardır.
Anne ve Babanın Tartışmalarının Farklı Yaş Gruplarındaki Çocuklara Etkisi Nasıl Oluyor?
Öncelikle unutulmaması gereken nokta insan kaç yaşında olursa olsun anne ve babasını her zaman mutlu görmek ister. Anneyle babanın küsme mesajı çocuğa her yaşta psikolojik olarak olumsuz etki yapar.
Bebeklik döneminde evde huzurlu bir ortamı bulunmayan bebek öncelikle güvenini bağlanma duygusunu geliştiremez. Hayatının en önemli güven kazanma noktasında bunu gerçekleştirmeden büyümüş olur. Kavgalı bir ev ortamda büyüyen çocuk eğer anne babasının ses tonları devamlı olarak yüksek tonda işittiyse, bu çocukta işitme sorunu olması muhtemeldir. Daha çok ve sık ağlama krizleri yaşar. Ayrıca çocukta uyku problemleri de görülebilir. Çocukluk döneminde kavgacı anne babaya sahip olan çocuklar sosyal yaşamlarında bunun etkisini gösterirler.
Çizecekleri resimlerde kavga eden anne ve baba figürleri kullanırlar. Kendilerini devamlı suçlu hisseder. Tuvalet eğitiminde büyük sorunlar yaşamaya başlarlar. Girişimciliğe karşı suçluluk duygusunu ilerleyen yaşlarında yaşamında göstermeye devam eder. Evde gergin aile ortamında büyüyen çocuk, okulda arkadaşlarına agresif davranabilir. Ya da tam tersi kendisini onlardan soyutlayabilir. Her zaman yalnız kalmayı tercih edebilir.
Kavgalı ortamda büyüyen çocuk, ergenlik dönemine geldiğinde iç çatışmacılar yaşar. Ve çözümlemede destek isteyecek birilerini yanında bulamaz. Kimlik bulma sürecinde anne ve babasından yardım istemez. Yetişkinlik senelerinde dahi zor bir şekilde sosyal çevreye uyum sağlamaya çalışır. Eğer evde fiziksel şiddete tanık olmuşsa dışarıda da şiddetin uygulayıcısı olmaya yatkın bir birey olabilir. Ergenlerin bazıları tartışmalı aile ortamı hiç yokmuş gibi davranabilirler. Bu şekilde de hiçbir kavgada kulak asmamaya çalışabilir.
Kavgaların Çocuklarda Neden Olabileceği Psikolojik Sorunlar Nelerdir?
Uzmanlar, çocuklar kavgalı bir ev ortamında büyüdüklerinde kavgaların nedenini anlayacak olgunlukta bir yaşta olmadıklarından olaylar karşısında şaşkın olabildiğini ve gelecek kaygısı yaşayabileceğini ifade ediyorlar. Bebekler anlaşmazlıkları anlamasa dahi ev içinde stresi yoğun biçimde hisseder. Huzursuzluklarını ağlayarak uykuya dalmayarak gösterebilirler. Çocuklar evdeki kavgalar sebebiyle olanları unutsalar dahi, bilinç altında travmaya varabilen psikolojik sorunlar varlığını uzun yıllar devam ettirebilir.
Evde anne babasının anlaşmazlığına şahit olan çocuklar, ileri zamanlarda karşı cinse karşı güvensiz hissedebilir. Bu durum ileriki yaşlarda mutlu evlilik yapılmasında engel teşkil edebilir. Bazı çocuklar yaşadıkları travmadan dolayı içe kapanma, sinirlerini kontrol etmede zorlanma, bir gün öfke bir gün depresif düşünce biçimleri gibi sorunlarla karşı karşıya kalır. Bu durumlar uzun süreli psikolojik tedavi sürecine gündeme getirebilir. Çocuklar en güvendikleri kişiler olan anne babalarını iletişim kuramazken iç ve dış dünyaya karşı güvensiz bir birey olarak yetişir. Bazı çocuklar aile anlaşmazlıklarından dolayı dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu gibi problemleri yaşayabilir. Çocukta yüksek konuşma, eğilimi okuldan kaçma sorunu, evden uzaklaşma gibi abartı ve yanlış davranışlar görülebilir.
Kavga ortamında büyüyen çocukların ders notlarında düşüş olması oldukça sık görülen bir sorundur. Çocuklar dikkat çekmeye çalışma maksadıyla evden kaçma gibi davranışlar sergileyerek ilgiye ihtiyaç duydukları konusunda işaretleri verebilir.
Aileler Tartışmalardan Çocukların Etkilenmemesi İçin Neler Yapması Gerekir?
Çocukların kavgadan etkilenmemesi için ailenin yapacağı çözümlerden bir tanesi herhangi bir neden dolayı yaşanan kavgaları mümkün olduğunca çocuğun önünde yapmamaları gerekir. Çocuklar tartışmaya dahil edilmemeli özellikle de çocukla alakalı sorunlar onun gözü önünde ortaya dökülmemelidir. Anne baba çocuğuna, yetişkinler arasında yaşanan anlaşmazlıkların ona olan sevgilerini etkilemeyeceğini ifade etmelidir. Bu aşamada çocuğa güven vermelidir. Çocuklara evdeki sorunlar her ne olursa olsun yeterince ilgi ve sevgi gösterilmesi gerekir. Anne ve baba aşamadıkları sorunlar için psikolojik yardım alması gerekir. Eşler kavga ettikten sonra öncelikle sorunlarını çözmek için profesyonel yardım alma yoluna girebilirler. Çocuğa bağıran anne ya da baba bu davranışlarının çocuk üzerinde olumsuz etkilerini anlamalı ve duygusal kontrolünü kazanmalıdır. Aileler fikir ayrılıklarını çocuğun göremeyeceği bir yerde ve sakin bir şekilde çözmeye çalışması gerekir. Devamlı gergin bir anne ya da evde devamlı bağıran bir baba bir gün çocuğun psikolojik sağlığını olumsuz yönde etkiler.
Aile İçi Kavganın Yaşanmaması İçin Neler Yapılır?
Öncelikle belirtmek gerekir ki aile içi şiddet aile yapısını ve çocukların gelişimini olumsuz yönde etkilemektedir. Ailenin korunması ve kadına şiddetin önlenmesi, çocukların daha sağlıklı bir ev ortamında büyümesi için öncelikle uzman desteği alınmalı ve bu konuda görevli olan yerleri bilgi verilmelidir. Şiddet ortamında büyüyen çocuklar kendini her zaman her yerde güvensiz bir ortamda olduğunu düşünerek davranır. Bu da çevresinde hiç arkadaşının olmamasına kendini rahat ifade edememesine ve her zaman kendini yalnız hissetmesine neden olur.
Huzurlu bir ortamda büyüyen çocuk her zaman kendi kararlarını alabilen özgüveni yüksek olumlu arkadaş çevresine sahip olan bir birey olarak yetişir. Aileler özellikle çocuklarını kavgalı ortamda yetiştirmemeleri için büyük çaba sarf etmeleri gerekir. Aile ve çocukların psikolojik yönden sağlığı için çözülemeyen sorunlarda bir uzman desteğine başvurulmasında fayda vardır.